4 yıl boyunca ben sandı, kanser çıktı! ‘Sakın yapmayın, kolumun bir kısmı alındı’


Cilt Kanseri Teşhisi Geç Alan Kadının Öyküsü

Melanom Teşhisi

Cilt kanseri, özellikle melanom türü, hızlı bir şekilde ilerleyebilen ve tedavi edilmediğinde ölümcül olabilen bir hastalık olarak biliniyor. 46 yaşındaki Jane, cilt kanseri olduğunu çok uzun zaman sonra öğreniyor. Üstelik görmezden geldiği bir detay sayesinde…

Güneşlenme Alışkanlığı ve Teşhis

Jane Murray, güneşlenmeyi seven bir anne olarak yıllarca tatillerde saatlerce güneşin altında vakit geçirdi. Ancak, kolunda beliren büyük bir beni dört yıl boyunca önemsemedi. “Masum görünüyor” diye düşünerek doktora gitmeyi erteledi. Ta ki bir hemşire arkadaşının uyarısıyla geçtiğimiz yıl aile hekimine başvurana kadar.

Tedavi Süreci ve Uyarı

Doktor, benin şüpheli göründüğünü fark ederek hemen biyopsi yapılmasını önerdikten sonra ben, cerrahi olarak çıkarıldı ve İngiltere’deki bir melanom uzmanına analiz için gönderildi. Sonuçlar, Murray’in ikinci evre melanomla karşı karşıya olduğunu ortaya koydu. Araştırmalara göre, bu evrede teşhis edilen hastaların yaklaşık yüzde 15’i beş yıldan fazla yaşayamıyor.

Önemli Dersler ve İyileşme Süreci

“Ameliyattan uyandığımda kolumun büyük bir kısmının alındığını gördüm. Beklediğimden çok farklı bir sonuçtu” diyen Murray, yaşadığı şoku bu şekilde anlattı. Kanserden tamamen kurtulan kadın, iyileşme sürecinde 8. haftayı geride bıraktıktan sonra deneyimin cilt sağlığına bakış açısını kökten değiştirdiğini belirtti.

Cilt Sağlığı ve Güneşlenme Alışkanlıkları

Murray, güneşlenmeyi sevdiği yıllarda cilt sağlığına yeterince önem vermediğini söyleyerek “Tatillerde sabahtan akşama kadar güneşin altındaydım. SPF 30 kullandığımı sanırdım, ama sonra düşük faktörlü ürünlere geçerdim. Kocam bile ‘Güneşte kavruluyorsun’ derdi” dedi. Şimdi geriye dönüp baktığında, güneş yanıklarının cilt kanseri riskini artırdığını ve bu riskin hiçbir tatil keyfine değmediğini söylüyor.

Erken Teşhisin Önemi

Melanomun erken evrelerde teşhis edilmesi, tedavi başarısını büyük ölçüde artırır. Ancak, Murray gibi birçok kişi, benlerdeki değişiklikleri önemsemeyerek teşhisi geciktirebiliyor. Uzmanlar, benlerde şekil, renk, boyut veya kaşıntı gibi değişiklikler fark edildiğinde hemen bir doktora başvurulmasını öneriyor.

Kendi Deneyiminden Çıkarımlar

Murray kendi deneyiminden yola çıkarak, “Eğer vücudunuzdaki bir ben size tuhaf geliyorsa, kontrol ettirmekten çekinmeyin” diye konuşarak erken teşhisin cilt kanseriyle mücadelede çok güçlü bir silah olduğunu ifade etti.


Related Posts

30:30:30 diyeti: Ayda 6 kilodan fazla vermenize yardımcı oluyor

Diyetisyen Emma Bardwell, bir ayda 6 kilodan fazla verdiren 30:30:30 diyeti hakkında bilgi verdi.

Hareketsizlik vücuda nasıl hasar veriyor? Alzheimer ve demans kapıda

Modern yaşamın getirdiği uzun süreli masa başı çalışma, teknoloji bağımlılığı ve azalan fiziksel aktivite, insanları giderek daha da hareketsizleştiriyor. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Meral Bayramoğlu, hareketsizliğin vücudumuzda yol açtığı hasarları anlattı.

İç Dünyamız Artık Görülüp Ölçülebiliyor!

Zihin, beyin ve bedenin ayrı ayrı değil, bir bütün olarak işlev gördüklerini belirten uzmanlar, aralarındaki uyumun, sağlıklı bir yaşamın temeli olduğunu ifade ediyor. 

Her gün tüketiyorsanız fark etmeden karaciğerinizi bitiriyorsunuz!

Protein tozu kullanımı son yıllarda gençler arasında büyük bir hızla yayılıyor. Ancak uzmanlar, bilinçsiz tüketimin karaciğer yetmezliğinden böbrek hasarına, hatta ölüme kadar varan ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirtiyor.

Fırçalamak yetmez, yanlış diş ipi de çok tehlikeli! Doğrusu nasıl seçilir?

Çoğu hekim düzenli olarak diş ipi kullanılmasını önerse de diş ipi kullanımı hakkında bilmediğiniz birçok şey olabilir. Örneğin tüm diş tipleri için uygun tek bir diş ipi yoktur ve diş ipi kullanmanın teknikleri vardır. Diş ipi kullanımına dair muhtemelen bugüne dek duymadığınız detayları sizler için derledik!

Koronavirüsle Kalp Krizi Oranları Patladı!

Koronavirüs salgınıyla birlikte kalp krizlerinde patlama yaşanıyor. 25-44 yaş arasında kalp krizi geçiren kişi sayısı çığ gibi büyüyor. Peki neden?